Rehberlik
Diğerleri
Tikler ve Tik Bozuklukları

Tikler birden ortaya çıkan, hızlı, yineleyici, ritmik olmayan, basmakalıp bir motor hareket ya da ses çıkarma şeklinde görülen istem dışı hareketlerdir.
Karşı konulamaz bir deneyim olarak yaşanır ve değişik sürelerde baskılanabilir.
Bütün tik çeşitleri stresle alevlenebilir ve oyalayıcı etkinlikler sırasında (örn. okuma ya da dikiş dikme) kaybolabilirler.
Uyku sırasında görülmez ya da belirgin olarak azalırlar.

Tikler, iç gerilimlerin veya çatışmaların açık belirtileridirler. Bazen kişi her boynunu silkişte, kaşlarını gözlerini oynatışta iç hayatındaki bir gerilimden kurtulmak çabası içinde olduğunu açıklayabilir. Bazen kişi tikinin yersizlik ve uygunsuzluğuna bilinçli duruma gelir ve bundan kurtulmak ister, çaba harcar ancak tike karşı direndikçe gerilim artar. Tiki veya alışkanlık spazmlarını yapmadıkça gevşeyip rahatlayamaz bir duruma düşer. Duygulanma, üzüntü ve yorgunluk arttıkça tikler artar. Direnme tiklerin artmasına neden olabilir

6 yaş çocuklarında nadir, 8-12 yaşlarındaki çocuklarda, özellikle erkek çocuklarda daha sık görülür.
Çocukların genelde birini sık sık taklit etmesi tekrarlama yolu ile kendinde bir tik olarak da gelişebilir.
Çocuk, aynı zamanda kötü olduğunu bildiği düşünüşlerini gizler, ama onu bilinçaltı dürtülerle dışlar. Kavga etmez ama elini ve kollarını sallama hareketi bunun temsilcisidir.
Görülme biçimlerini örneklersek:
Yüz adalelerinin devamlı hareketi
Göz kapaklarının fazla açılıp kapanması
Göz kırpmalar ile yüz ve yanak adalelerinde oluşan tikler
Boyun adalelerinde oluşan tikler
Sinirsel kökten gelen öksürmeler şeklinde oluşan tikler
Gerekmediği halde sık sık burun çekme ve üst dudakla birlikte yapılan tikler
Yutkunma veya yutar gibi hareket etme
Boğaz temizler gibi hıçkırmak, boğaz temizlemeye zorlama tikleri
Omuz silkmek
Parmak çıtlatmak
Dizini ve ayaklarını sallamak
Kollarını sallamak
Kulakları oynatmak, kaşları sık sık kaldırıp indirme
Nedenleri:
Aile veya çevre içinde stres yaratan çeşitli durumlar
Aile içinde aşırı baskılı ve otoriter bir eğitim (çocuğun her hareketine müdahale eden, aşırı kontrolcü ve titiz annelerin çocuklarında daha sık görüldüğü ileri sürülmektedir).
Çocuğa gösterilen ilginin ve sevginin yetersizliği ve bu tutumun yol açtığı olumsuz benlik algısı ve kendine güvensizlik
Çocuğun pek çok davranışının eleştirilmesi
Çocuğu yeteneklerinin üstünde zorlama
Sık sık akranlarıyla/kardeşleriyle kıyaslama
Kardeş kıskançlığı
Anne-baba arasında geçimsizlik ve aile içi ilişkilerin bozuk olması

Çocuğun yaşadığı ortamın kaygı verici ve güvensiz olması
Okulda aşırı baskı
Yetersiz biyolojik gelişme ve olumsuz çevre etkilerinin bir araya gelmesi
Ortaya çıktığı bölgenin ya da organın uzun süren rahatsızlığı
Tikler de kekemelik gibi, çocuğun dikkati soruna çekildikçe artmaktadır
Kimi çocuklar akşam üstleri yorgun olduklarında ya da bütün gün tikleri bastırdıklarından okuldan eve gelir gelmez tikleri şiddetli biçimde yaşar; kimileri ise sabah uyandıklarında yaşarlar.
Bazı araştırmacılar tiklerin ruhsal bir bozukluğun belirtisi, bazıları ise MSS`deki bozukluktan kaynaklandığını öne sürmektedir
Çabuk kaygılanan, aşırı duygusal, sıkıntıları içine atan, ürkek ve çok titiz olan çocuklarda tikler daha uzun süre devam etmektedir (Çünkü bu çocuklar ne yaparlarsa yapsınlar heyecanlarını atamamaktadırlar ve üstlerine gidildikçe tiklerinde daha çok artma olmaktadır).
TİKLİLERİN KİŞİLİK ÖZELLİKLERİ
Belirgin şekilde huzursuzluk gösterirler
Fazla hassas ve duyarlıdırlar, alınganlıkları fazladır
Kendi kendine bilinçli, kendini oldukça bilen
Şımarıklık eden ve kolayca kaynayan
Hırslı ve kaprisli
Bencillikleri fazla
Fazla heyecanlı, kolayca kızan, bozulan bir durumdadırlar

TİKLERİN TÜRLERİ

Gelip Geçici Tik Bozukluğu:
En az dört haftada ortaya çıkan ancak; bir yıldan uzun sürmeyen, hemen her gün gözlenebilen, artmalar ve azalmalar gösteren basit tiklerdir. Bu tip tikler motor tip tiklere oranla daha az görülür. Oluşmasında daha çok çevresel faktörler ve stres etkilidir.



Kronik Motor - Vokal Tik Bozukluğu

Bir yıldan uzun süre devam eden tiklerdir. Tiklerin olmadığı bir dönem üç aydan daha azdır.
Vokal tiklerle motor tikleri birbirinden ayıran özellik vokal tiklerin burun çekme, boğaz temizleme gibi duyulabilen, motor tiklerin ise kaş kaldırma, göz kırpma, elleri oynatma gibi görülebilen tikler olmasıdır.
TOURETTE BOZUKLUĞU
Sıklıkla çocuklukta ya da gençlikte başlayan, değişik kas gruplarını tutan motor ya da sözel birden fazla tikle kendini gösteren bir hastalıktır
Bir yıldan daha uzun sürer.
Bu hastaların yaklaşık yarısında dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu, % 40 kadarında da obsesif kompulsif bozukluk görülür.
Tourette bozukluğu yaklaşık olarak her 10.000 kişiden 4-5`inde görülür.
Bozukluk erkeklerde kızlara oranla daha fazladır.

Belirti ve bulgular
En sık görülen göz kırpma, daha sıklıkla ise yüzü ya da bedenin diğer yanlarını içeren tikler olabilir.
Başlangıç belirtileri dil çıkarmayı, diz çökmeyi, koklama, sekme, boğaz temizleme, kekeleme, sesler kelimeler çıkarma, koprolali ve sıçrama gibi tikleri içerebilir.
Bazı olgular ise çoğul belirtilerle başlayabilir.
Sıklıkla toplumsal sıkıntı, utanma, kendi kendini yargılama ve deprese duygudurum vardır.

Tourette bozukluğu iki yaşında başlayabilmekle birlikte genelde başlangıç yaşı çocukluk ya da erken ergenliktedir.
Motor tiklerin ortalama başlangıç yaşı 7`dir.
Hastalık genellikle yaşam boyu sürer.
Düzeltici Önlemler
Başta aile ve okul olmak üzere çocuğun yakın çevresinin tikler hakkında eğitilmesi
Tiklerin "inadına" davranışlar olmadığını öğrenmek, çocuklarının genetik geçişli bir nöropsikiyatrik hastalığın etkisiyle böyle davrandığını kabul etmek aileleri ve öğretmenleri rahatlatarak, beklentilerini olumlu yöne çeker.

Sorunun kaynakları araştırmalıdır.
Çocuğun kişilerle çatışmaları bilinmeli ve çatışma konuları ortadan kaldırılmalıdır.
Çocuğun taklit etmesi önlenmelidir.
Çocuğun dikkati sert bir şekilde çekilmemelidir.
Çocuk tenkit edilmemelidir.
Akranlarıyla kıyaslanmamalıdır.

Yeteneği olmadığı alanda başarılı olması için zorlanmamalıdır.
Hakaret, azarlama ve dayak problemin daha çok artmasına neden olabilir.
Anne baba çocuğun yüzüne onun bu halinden utandığını söylememelidir.
Çocuğu kendi arzu ve isteklerine uydurmaya çalışmamalıdır.

Okulda çocuğun öğretmeniyle etkili iletişim kurmalıdır.
Gerekiyorsa okulu değiştirilmelidir.
Arkadaşları ile özel konuşarak dalga geçmemeleri sağlanmalıdır.
Gerekiyorsa doktor tavsiyesi ile yatıştırıcı veya gerilimi azaltıcı ilaç alması sağlanmalıdır

4596 Kez okundu
Yorum İçin Üye Girişi
Şikayet Bildirimi
Avatar Seç
   
Yorumunuz şu an yayınlanacaktır. Fenokulu'nun bir eğitim sitesi olduğunu, IP numaranızın bizde saklandığını ve yasal sorumluluğun size ait olduğunu bilerek mesajınızı yazınız. Üç adet şikâyet et tuşu ile mesajınızın görüntülenmesi durdurulup incelemeye gönderilir.
Görüş ve yorumlarınız bizim için değerlidir. Yorumlarınız kontrol edildikten sonra yayınlanmaktadır.


Yorumlar Yükleniyor..
 
Fenokulu.net , Fen eğitimine katkı sağlamak için kurulmuştur. Paylaşımda bulunan Fen Bilimleri öğretmenlerinin çalışmaları, sınıfın dışına çıkmış,
diğer öğrenci ve öğretmenlerin kullanımına sunulmuştur. Kaynak gösterilerek çalışmalar paylaşılabilir.
Muharrem Baytekin © 2002-2022 Fenokulu.net
       İletişim & Reklam Kaldırılması İstenilen Doküman