Drama Bilgisi
Diğerleri
Eğlenerek Öğrenmek

D eğişim ve gelişim hiçbir zaman insanın tek başına gerçekleştireceği bir durum değildir. Başka insanlarla olan bağlantılarımız içinde yaşayabilir ve gelişebiliriz. Varolmak aslında bir yönüyle iletişim içinde olmak demektir. Biz ancak ailemiz, çalışma arkadaşlarımız, dostlarımız, komşu ve daha birçok insanla olan iletişim içinde gelişir, değişir ve biz oluruz.
Bütün güzel şeyler bir arada çalışan, birlikte çaba gösteren insanların eseridir. Birlikte çalışmak ise ancak birbirimizi anlamakla mümkün olabilir. İnsanın kendini ve başkalarını tanıma, anlama, anlatma, iletişim kurma isteği onun en temel özelliklerindendir. İletişim; iki ya da daha çok insan arasında anlaşmaya, düşünce ve duygu paylaşımına, karşılıklı konuşmaya ve dinlemeye, ayrı ayrı ya da birlikte davranmaya dayalı bir ilişkidir.
İletişim, insan olmamızın en temel özelliklerindendir. Hepimiz her gün yaşantımızın her alanında birçok kimliğimizle uzak, yakın veya hiç tanımadığımız insanlarla konuşuyor ve onları dinliyoruz. Konuşmalarımız ve dinlemelerimiz sırasında bazen iyi anlayamadığımız ya da anlatamadığımız için hiç yoktan sorunlara yol açabiliyoruz. İşte o zaman yaşantımız bize zehir oluyor. Üstelik insanlarla birlikte gerçekleştirebileceğimiz birçok güzel hedefi sırf bu nedenle gerçekleştiremiyoruz.
İletişim, yaratıcı dramanın kapsamında, amaçlarında, yöntemlerinde, boyutlarında yer alan önemli bir kavramdır ve yaratıcı drama sürecindeki katılımcılar için oldukça önemlidir. Aynı zamanda iletişim grup üyelerinin pekiştirmesi gereken beceri, ulaşması gereken ilk eylemidir. Grubun deneyimi arttıkça iletişim de o oranda artar.
İnsanın insanla, mümkün olduğunca dolaysız, doğrudan ve bir yabancı malzeme aracılığı olmadan etki-tepki alış verişine girdiği başlıca sosyal öğrenme alanlarından biri de oyundur. Uygulanarak, yaşanarak öğrenilebilecek bu alanları çoğaltmak mümkündür. Yaşamdaki tüm etkinliklerimizde senaryosu olmayan roller oynarız. Gündelik yaşamda kendimizi yeterince ifade edemiyoruz. Oysa, oyun sayesinde bedenimizle barışıp, yaratıcılığımızı yeniden keşfedebiliyoruz. Mükemmeliyetçilik oyunun zevkini kaçırabiliyor. Çünkü oyun eğlenmeye yönelik bir etkinliktir. Eğer birbirimizi daha iyi anlayabilir ve kendimizi başkalarına daha iyi anlatabilirsek yaşam kalitemiz hiç ummadığımız kadar değişebilir.
Drama etkinliğine katılanların, en başta grup içi çalışmaya hazır olmaları, kendilerini rahat ve güvenli hissetmeleri, kendilerinde yeni ve değişik şeyler keşfetmeye hazırlıklı olmaları gereklidir. Bir dramanın gerçekleştirilebilmesi için, grup içinde daha küçük gruplarla tartışarak fikir alışverişi yapma, değerlendirme, tartışma, yargılama, eleştirme gibi düşünsel boyutta çalışmaların yapılması da gereklidir.
Yaratıcı drama etkinlikleri sırasında kişilerin birbirleriyle, grupla, grubun bir başka grupla ve yaratıcı drama liderinin kişi ve gruplarla, katılımcıların canlandırdıkları karakter ve tiplerle olan iletişimi söz konusudur. Bu etkinlikler özünde birlikte üretme ve paylaşma isteği taşır. Bu durum iletişim sürecinin doğru gerçekleşmesi için ideal bir ortamdır. İletişim her yaratıcı drama etkinliği sonunda yapılan tartışma ve yeniden gözden geçirme aşamasında doğal olarak ortaya çıkar. Ayrıca yaratıcı drama sürecinde görsel, işitsel ve hem görsel hem de işitsel iletişim araçları kullanılabilir. Örneğin gazeteler, resim kartları, tablolar, dergiler, afişler gibi görsel; radyo, kaset ve cd çalar, ritim aletleri, enstrümanlar gibi işitsel; televizyon reklamları, haberler, televizyon oyunu, modern dans gibi hem görsel hem de işitsel araçlardır.
Eğitimde yaratıcı drama; katılımcılara hem çalışma ortamında, hem de özel yaşamda, yalnızken ya da başkaları ile ilişkide iken, ilişkileri ve sorunları anlamak, değerlendirmek, yorumlayabilmek, sorgulayabilmek, gereken tutum ve davranışları ortaya koyabilmek için yaratıcılıklarını olabildiğince kullanmalarını sağlayan bir öğrenme yöntemidir.
“Katılımcı merkezli, yaratıcı düşünmeye yönlendirici, uygulamalı” bir yöntem olan eğitimde yaratıcı dramanın, ana hedeflerinden biri de “Herkesin kendine özgü özel yanının olduğunu hatırlatarak, sağlıklı bir iletişim ortamı oluşturmak”tır. İçimizdeki BEN`i ortaya koyarak hissedebildiklerini yaşamak, yaşadıklarını başkalarına hissettirebilmek için yapılacak bir grup etkinliği, kısaca; insan ilişkilerini etkileyen iletişim araçlarının (beden dili, ses tonu, vurgu, mimik vb.) yoğun olarak kullanımının adıdır.
Eğlenerek öğrenmek, düşünerek çalışmak için, eğitimde yaratıcı drama yöntemini neden kullanmayalım. Bu yöntem, günlük yaşamın dışındaki farklı alanları keşfetmeyi öğretiyor. İnsanlara merhaba derken çevreyi gözlemlemeyi sağlıyor. Kendimizi ve etrafımızdakileri daha iyi tanıyıp, anlamamızı sağlıyor.
Yetişkin insanın oyun oynama isteği hayata bakış açısına bağlı bir şeydir. Bu yöntemin kullanıldığı etkinlikler sayesinde katılımcılar öfkelerinin dışa vurumunu önleyebilirler. Çalışma ortamlarında olduğu gibi; eğitimde yaratıcı drama yönteminin de belli bir zaman dilimi, belirli sınırları ve belirli bir biçimi vardır. Etkinlik akışında kuralları belirlemek için ortak bir karar alınmaktadır. Bu kurallar her zaman sözlere dökülmese de, oyuncular arasında mutlaka bir gizli iletişim oluşturur.
Sonuç olarak insan ilişkilerinin temelinde; insana birey olarak değer verme, bireysel farklılıklara saygıyla yaklaşma görüşü yatmaktadır. Bu anlamda insan ilişkileri kısaca, verim artırıcı, doyum sağlayıcı ve işbirliğini geliştirici bir grup etkinliğidir denilebilir. Bireyin kurduğu iletişimlerde, onun kişiliğinin ve iletişim bilgisinin etkisi kadar, hangi rolü yaptığının, hangi değerleri benimsediğinin ve hangi düzeyde oyun oynadığının da etkisi vardır. Yalnızlıkla başa çıkmak için belli tepkilere gereksinim duyarız. Burada önemli olan, çevremizdeki kişilerle ilişki kurup bir şeyler yapabilmek, grubun eğlencesini ve ilgisini bir noktada toplayabilmektir. Farklı etkinlikler, çalışanlara farklı bakış açısından bakabilmeyi sağlamaktadır.
Bir yaşantı;
• Ne kadar çok duyu organına etki ediyor, ilgimizi çekiyorsa,
• Ne kadar yeni ve beklenmedikse,
• Ne kadar heyecan verici ve hareketliyse,
• Ne kadar açık, anlaşılır ve bizim için önemliyse,
• Bireye ne kadar kişisel başarı duygusu veriyorsa o kadar zengin ve etkilidir.
KAYNAKÇA
Adıgüzel, H. Ömer (2000): “Yaratıcı Drama Öğretmeni Yetiştirmenin Önemi ve Gerekliliği”. Eğitim ve Yaşam, Yıl: 5, Sayı: 17-18. SS.5-8, Bahar-Yaz.
Baltaş, Zuhal; Baltaş, Acar (2000): Beden Dili. -İletişim Becerilerimizin Anahtarı Sessiz Dilimiz. Remzi Kitabevi, 26. Baskı, İstanbul.
Bayram, Emine (2001): Yaratıcı Drama Yöntemi İle İlköğretim Denetçilerinin Farklı İletişim Türlerini Kullanabileceklerine Dönük Proje. Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Yüksek Lisans Bitirme Projesi, Ankara.
Dicleli, Ayşe Bilge (2000): Konuşa Konuşa İletişimin Sırları. MESS Yayınları, Ankara,
Dökmen, Üstün (2000): Sanatta ve Günlük Yaşamda İletişim Çatışmaları ve Empati. Sistem Yayıncılık, 14. Baskı, İstanbul.
Ellison, Sheila; Barnett, Barbara Ann (1997): Çocuklarınızı Yetiştirmenize Yardımcı Olacak Yöntemler. (Çeviren: Ayşe Bilge Dicleli), MESS, İstanbul.
Erdoğan, İrfan; Alemdar, Korkmaz (1999): İletişim ve Toplum. Kitle İletişim Kuramları Tutucu ve Değişimci Yaklaşımlar. Bilgi Yayınevi, 1. Basım, Mayıs.
İlhan, Ayşe Çakır (1999): “Sanat Eğitiminde Yaratıcı Dramanın Yeri”, Eğitimde Tiyatroda Yaratıcı Drama Dergisi, Çağdaş Drama Derneği Yayınları, Sayı: 2, SS. 10-11, Ocak.
İzgören, Ahmet fierif (2000): Dikkat Vücudumuz Konuşuyor. Academyplus Yayınevi. Ankara.
Levent, Tamer (1999): “Drama Kültürünü Oluşturmak”. Eğitimde Tiyatroda Yaratıcı Drama Dergisi, Çağdaş Drama Derneği Yayınları Yayınları, Sayı: 2, SS. 8-9, Ocak.
Molcho, Sumy (2000): Sessiz Diliniz. (Çeviren: Tülin Batır), Gün Yayıncılık, İstanbul.
Muttelart, Armond ve Michele (1998) : İletişim Kuramları Tarihi. (Çeviren: Merih Zıllıoğlu). İletişim Yayınları, 1. Baskı, İstanbul.
Okvuran, Ayşe (1993) : Yaratıcı Drama Eğitiminin Empatik Beceri ve Empatik Eğitim Düzeylerine Etkisi. Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi. Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Ankara.
________ . (2000) : Yaratıcı Dramaya Yönelik Tutumlar. Yayınlanmamış Doktora Tezi. Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ankara.
Özer, A. Kadir (2000): İletişimsizlik Becerisi. Sistem Yayıncılık, İstanbul.
San, İnci (1991) : “Eğitim-Öğretimde Yaşayarak Öğrenme Yöntemi ve Estetik Süreç Olarak Yaratıcı Drama”, Eğitimde Nitelik Geliştirme/Eğitimde Arayışlar 1. Sempozyumu Bildiri Metinleri, Kültür Koleji Yayınları, SS. 261-265, İstanbul.
Sayers, Fran ve Diğerleri (1993) : Yöneticilikte İletişim. (Çeviren: Doğan fiahiner), Kişisel Gelişim Dizisi- 6, Rota Yayınları, 1. Baskı.
Terr, Lenore (2000) : Sevgi ve Çalışmanın Ötesinde Oyun Yetişkinler İçin Neden İhtiyaçtır. (Çeviren: Murat Köseoğlu), Literatür Yayınları, 1. Basım, İstanbul.
Üstündağ, Tülay (2000) : Yaratıcı Drama Öğretmenimin Günlüğü. PEGEM Yayınları, Haziran.
Yüksel, A. Haluk (1994): İkna Edici İletişim. Anadolu Üniversitesi Yayınları, SS. 118. Eskişehir.
Zıllıoğlu, Merih (1993): İletişim Nedir. Cem/Kültür Yayınevi, 1. Baskı, İstanbul.

5595 Kez okundu
Yorum İçin Üye Girişi
Şikayet Bildirimi
Avatar Seç
   
Yorumunuz şu an yayınlanacaktır. Fenokulu'nun bir eğitim sitesi olduğunu, IP numaranızın bizde saklandığını ve yasal sorumluluğun size ait olduğunu bilerek mesajınızı yazınız. Üç adet şikâyet et tuşu ile mesajınızın görüntülenmesi durdurulup incelemeye gönderilir.
Görüş ve yorumlarınız bizim için değerlidir. Yorumlarınız kontrol edildikten sonra yayınlanmaktadır.


Yorumlar Yükleniyor..
 
Fenokulu.net , Fen eğitimine katkı sağlamak için kurulmuştur. Paylaşımda bulunan Fen Bilimleri öğretmenlerinin çalışmaları, sınıfın dışına çıkmış,
diğer öğrenci ve öğretmenlerin kullanımına sunulmuştur. Kaynak gösterilerek çalışmalar paylaşılabilir.
Muharrem Baytekin © 2002-2022 Fenokulu.net
       İletişim & Reklam Kaldırılması İstenilen Doküman