Yıllar yıllar önce zamanın birinde köylerden birinde bir delikanlı ile bir kiz severler birbirlerini. Delicesine bir sevdadir bu ama oraların ağası genç kıza göz koyar benim olacaksin der malum ağadir soz söylese sözünün üstüne kelam olmaz lakin delikanlı sevmektedir kızı ve dikilir ağanın karşısına benim yavuklumdur ağa yaretmem onu sana der ağaya meydan okur. Kızın gözlerinin önünde ağa ile delikanlı inerler köy meydanına kızın içi içini yemektedir. Ağa ile delikanlı karşı karşıya çekerler kınlarından bıçaklarını dururlar cenge dönerler bir etraflarında bir de palazlanırlar karşılıklı lakin yufka yurekli ağa delikanlıya döner ve " Sen bu kıza olan sevdan için benim karşıma çıkacak yurekliliği gösterdin tez gidin yapın düğününüzü sen oğlumsun o da kızımdır bundan sonra" der babacanlik gosterir ve yeniden kızın evinin olduğu yokuştan yukarı doğru çıkmaya başlar arkasından da delikanlı gelmektedir. Fakat kızın gözüne ilk gözüken ağadır.Sevdiği gencin ağa tarafından katledildiğini sanan kız intihar eder dayanamayacağını düşünerek bu acıya tüm köy ağıt olur tufan olur delikanlı bitap ağa ise helak olur. Boyle buruk bir hikayedir misketin hikayesi.
Misket oyunu delikanlı ile Ağa`nın karşılıklı dövüş öncesi ortada dönmelerinden öykünmüştür. Misket ise uğruna dövüştükleri güzel kızın ismidir. SEVDA BUNU BİR YAZ